Günce : 9 Gün

Kaş içinde Likya Yolu'nun işaretlerini bulup parkura giriyoruz. Orman işletme Müdürlüğü'nün önünden ilerleyen yolda işaretler eşliğinde yolu adımlamaya başlıyoruz. Kaş etabı asfalt yoldan devam ediyor. Bu noktada doğaseverlere ek bir bilgi vereyim. Kaş etabında iki ayrı işaretli parkur bulunuyor. İlki Kaş'ın yukarısından devam ediyor. Diğer yol ise şu an yürüdüğümüz merkezden ilerleyen yol. Her iki parkur ileride birleşiyor.

Asfalt yoldan inerken bizi ilk Büyük çakıl Plajı karşılıyor. Bir kaç fotoğraf çektirip plaja iniyoruz. Su oldukça berrak, kayalıkları fotoğraflamak için kayalar üzerinde seke seke fotoğraf çekimleri yapıyorum. Bir süre Özgür’le plajda dinlenerek denizi seyrediyoruz. Ve yola devam ediyoruz. Bir süre sonra Büyük çakıl mahallesine ulaşıyoruz. Köy içinde köy sakinleri ile selamlaşıyoruz. Yıldız Abla bize yolu tarif ediyor, bizi uğurlamadan önce bahçesinden kendi yetiştirdiği limonlardan tutuşturuyor elimize yolda yersiniz iyi gelir diye. Yıldız Abla ve diğer sakinlerle hatıra fotoğrafı çektirip vedalaşıyoruz. Bir  süre yol seyrek çalı ormanı içinden gidiyor. Arkaya dönüp baktığımızda Kaş’ı görüyoruz. 

Patika yolda ilerlerken ilk turist kafilesi ile karşılaşıyoruz. Alman turistler ile selamlaştıktan sonra hafif eğimli çalı ormanında ilerliyoruz. Yolda sarnıç başında mola vermiş bir başka turist kafilesi ile karşılaşıyoruz. Yeni mola verdiğimiz için selamlaşarak yola devam ediyoruz. Bir ara yolun tel örgü ile kapatıldığını fark ediyoruz. Sanırım arazi sahibi Likya yolunun kendi arazisinden geçmesinden rahatsız olmuş olma ki tel örgü ile kapatılmış  ama yolu yürüyenler örgüyü kırarak geçmeye devam etmişler bu yolun Kültür Bakanlığı desteği ile açılmış olmasının rahatlığı ile Özgür’le tel örgüyü iyice bükerek turizme katkı sağlıyoruz. Likya Yolu zaman zaman yerleşim merkezlerinden geçtiğinden bu gibi sıkıntılar yaşanabiliyor. Bizlerparkur konusunda olabilecek değişiklikleri web sitemizden duyurup bilgileri güncelleyeceğiz.

Kıyıya yakın kayalık bölgeden inerken manzaramız oldukça güzel, uzaktan Limanağzı plajı görünüyor. Denizin kıyıya yakın yarlerinin rengi turkuaza dönmüş. Limanağzı Plajına iniş parkurunun kısa bir kısmı halat yardımı ile yapılıyor. Oldukça keyifli ve kolay bir iniş. Kayalıklara bağlanmış halatların yardımıyla dikkatlice inişe devam ediyoruz. Halatların sonunda kaya mezarları karşılıyor sizi. Bir süre manzarayı izledikten sonra Limanağzı plajına iniyoruz. Hemen şezlonglara kurulup biraz denizin tadını çıkartıyoruz..Plajda ki işletmede konaklama, restaurant mevcut. Koy bahar aylarında oldukça sakin. Bir saat kadar denizin tadını çıkarıp çaylarımızı yudumladıktan sonra tekrar yola koyuluyoruz.

Yol denize paralel olarak ilerliyor. Zaman zaman kayalıkların üzerinden, zaman zaman denizden uzaklaşıp yamaçlardan yolun tadını çıkartarak ileriyoruz. Bu şekilde 1- 1,5 saat kadar ilerledikten sonra Çoban Plajına ulaşıyoruz. Oldukça sakin sessiz bir bölge. Plajı oldukça küçük ama bizi üzen plajın çöplerle dolu olması oluyor. Koy'un konumundan dolayı sel ve deniz akıntısı civarda bulunan çöp yığınlarını buraya taşıyor. Burada bir süre dinlendikten sonra bizi yoracak bir tırmanışa başlıyoruz. Dik bir tırmanış olmasa da çalı ve dikenle kaplı bir patika içinden yol ilerliyor. 2 saatlik bir tırmanış ve 2 saatlik bir inişten sonra kendimizi hayli yorgun hissediyoruz ve sularımız tükenmek üzere.

Uzaktan Ufakdere koyunu görüyoruz. Çoban Plajı ve Ufakdere Plajı arası parkur oldukça çalılık ve dikenli o yüzden bu bölgede şort yerine pantolon giymenizde fayda var zira bizim dizlerimizde hayli çizik oluştu. Ufakdere Koyunun asıl adı Fakdere mevkii ama buranın sakinleri böyle söylüyorlar. Nihayet koya ulaşıyoruz. İlk olarak su arayışımız başlıyor. Haritalarda burada su bulunduğu görünsede burada sadece su sarnıcı var, o su da çok zorda kalınmadığında içilecek gibi değil. Bir süre dinlendikten sonra burada bekçilik yapan Feti Çalışır ile tanışıyoruz. Koya yakın yerde evi var. Bu sırada yol boyu zaman zaman karşılaşacağımız Fransız turist arkadaşlarımız Johan ve Ann ile tanışıyoruz. Çadırlarımızı kurduktan sonra Akşam yemeğimizi Feti Bey’in evinin bahçesinde yapıyoruz. Gün içinde derlediğim ve tuttuğum parkur notlarını düzenledikten sonra rehber video çekimini yapıp çadırlarımıza çekilip, günü bitiriyoruz.